Başbakan Ünal Üstel, kamuoyunun yakından takip ettiği 20 yaşındaki genç kızla ilgili sürece ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Üstel, hem hükümetin hem de devletin tüm kurumlarının konuyu ilk günden itibaren büyük bir hassasiyetle takip ettiğini vurguladı.

Üstel, hükümet anlayışlarının merkezinde insana ve insan haklarına verilen değer olduğunun altını çizerek, “Bu sadece vatandaşlarımız için değil, KKTC’de bulunan herkes için geçerlidir” dedi.

“Devletimizin şefkatli elini hissettirdik”

Başbakan Üstel, eşi Zerrin Üstel ile birlikte genç kızı ziyaret ettiklerini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“Evladımız olarak gördüğümüz kızımızın durumunu yerinde gördük ve devletimizin şefkatli elini hissettirdik. Onun da bunu hissettiğini duymak bizi memnun etmiştir. Bu kızımız bizim evladımızdır. Devlet, bu evladına da sahip çıkacaktır.”

Vatandaşlık eksikliği hukuki sorunun temeliydi

Genç kızın ailevi koşulları nedeniyle doğumundan beri hiçbir ülke vatandaşlığına kayıtlı olmamasının bugünkü hukuki durumun temelini oluşturduğunu hatırlatan Üstel, KKTC’nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayarak, “Hiçbir şahsi hatası olmayan evladımız için çare bulmak vicdanımızın da gereğidir” ifadelerini kullandı.

Polis tarafından “ikamet izinsiz” statüsünün tespit edildiğini, mahkemenin geçici tutukluluk kararının ise yürürlükteki yasaların doğal sonucu olarak verildiğini ifade etti.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı için süreç başlatıldı

Sorunun çözümü için gecikmeden harekete geçtiklerini aktaran Üstel, Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği ve Gazimağusa Konsolosluğu’nun yoğun çalışması sonucu genç kızın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına müracaatının alındığını ve sürecin resmi olarak başladığını açıkladı.

“Yarın özgürlüğünün önü açılacak”

Genç kızın bir an önce özgür kalmasının en öncelikli konu olduğunu belirten Üstel, şu bilgileri verdi:

“Yarın İçişleri Bakanlığımız tarafından yayımlanacak insani ikamet düzenlemesi ile genç kızımız yeniden mahkeme huzuruna çıkarılacak ve özgürlüğünün önü açılacaktır.”

Süreçlerin tamamlanmasının ardından genç kızın, 18 yaş grubu gençlerde olduğu gibi Bakanlar Kurulu tarafından KKTC vatandaşlığına alınacağını da duyurdu.

“Deport edilmesi kesinlikle söz konusu değildir”

Devlet kurumlarının tam bir uyum içerisinde çalıştığını vurgulayan Başbakan Üstel, hem hukukun gereğini yerine getirdiklerini hem de sosyal devlet anlayışıyla çözüm üretmek için harekete geçtiklerini belirtti.

Erhürman: Cumhurbaşkanı olarak değil, bir Kıbrıslı Türk olarak büyük bir üzüntü duyuyorum
Erhürman: Cumhurbaşkanı olarak değil, bir Kıbrıslı Türk olarak büyük bir üzüntü duyuyorum
İçeriği Görüntüle

“Genç kızımızın deport edilmesi kesinlikle söz konusu değildir. KKTC hiçbir evladını sahipsiz bırakmaz; bu evladımızı da bırakmayacaktır” ifadelerini kullandı.

Üstel’in açıklamasının tamamı şu şekilde;

Değerli kardeşlerim,

Kamuoyumuzun yakından takip ettiği 20 yaşındaki genç kızımızla ilgili süreç, hem şahsım hem hükümetimiz ve de devletimizin tüm kurumları tarafından ilk günden itibaren büyük bir hassasiyetle takip edilmiştir.

Hükümet etme anlayışımızın temelinde öncelikli insana, insan haklarına değer vermek, her hangi bir sorun karşısında ayırımsız derdi olanın yanında olmaktır.
Bu sadece vatandaşlarımız için değil, KKTC’de bulunanlar için de geçerlidir.

Bugün eşim Zerrin Üstel ile evladımız olarak gördüğümüz kızımızı ziyaret ederek durumunu yerinde gördük ve devletimizin şefkatli elini kendisine hissettirdik. Bu hissettiğini kendisinden duymak bizi memnun etmiştir.

Bu kızımız, bizim evladımızdır. Devlet, bu evladına da sahip çıkacaktır.

Hatırlanacağı üzere; genç kızımızın ailevi koşulları nedeniyle doğumundan beri hiçbir ülke vatandaşlığına kayıtlı olmaması, bugün yaşanan hukuki durumun temelini oluşturmuştu.

KKTC bir hukuk devletidir. Hiç şahsi hatası olmayan evladımızın, sistemimiz için, vicdanlarımızın da katkısıyla çare bulmak boynumuzun borcudur.

Polisimizin tarafından ikamet izinsiz statü tespit edilmiş; mahkemenin verdiği geçici tutukluluk kararı da yürürlükteki yasaların doğal bir sonucu olarak gündeme gelmişti.

Bu sorunu ortadan kaldırmak adına gecikmesiz harekete geçtik.
Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçiliği ve Gazimağusa Konsolosluğu’nun yoğun çalışmasıyla genç kızımızın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına müracaatı alınmış ve süreç resmen başlatılmıştır.

Ancak kızımızın bir an önce özgür kalması bizim için her şeyden önemli. Bu yüzden yarın İçişleri Bakanlığımız tarafından yayımlanacak insani ikamet düzenlemesi ile genç kızımız yeniden mahkeme huzuruna çıkarılacak ve özgürlüğünün önü açılacaktır.

Tüm bu süreçlerin tamamlanmasının ardından ise kızımız Bakanlar Kurulumuz tarafından tıpkı diğer 18 yaş grubu gençlerimizde olduğu gibi KKTC vatandaşı olacaktır.

Kurumlarımız tam bir eşgüdüm içinde çalışmakta; hem hukukun gereğini yerine getirmekte hem de sosyal devlet anlayışıyla çare üretmek için gerekeni yapmak için hareket halindeyiz.

Bize kendinize güvendiğiniz kadar güvenin. Genç kızımızın deport, sınırdışı edilmesi kesinlikle söz konusu değildir.

Bir kez daha belirteyim. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, hiçbir evladını sahipsiz bırakmaz; bu evladımızı da bırakmayacaktır.
Devletimiz, genç kızımızın hayatındaki belirsizliği en kısa sürede ortadan kaldıracak; kendisine güvenli ve yasal bir gelecek sağlayacaktır.
KKTC, KADERİN HAKSIZ DARBESİNE KARŞI, BİR KORUYUCUDUR.
KKTC, DÜŞENİ AYAĞA KALDIRMAK İÇİN YANINDADIR.
Bizler acıları, paylaşarak azaltmak ve devamında ortadan kaldırmak için varız.